kalbiselim duygularımla.....
  KALB-i SELiM ÖYKÜLER
 

 

 

 

 

          O gün ne mal işe yarar, ne de evlatlar.

          O gün işe yarayacak tek şey, Allah’a teslim edilecek kalb-i selimdir. (Şuara/88-89)

                İnsanoğlunun ve kainatın en kıymetli cevheri kalptir. Çünkü Allahu Tealâ'nın kendisi için seçtiği ilâhi nazar yeridir. İnsanın aslı ve hakikati de kalpte gizlidir. İnsanı kalbi temsil eder ve bütün değeri kalbe bağlıdır. Bizden istenen bu cevheri kirletmemek, kirlenmiş ise temizlemek, kısaca kalbi “selim” hale getirmektir.

                Acaba selim kalp nedir ve nasıl elde edilir?


                İslâm alimleri kalb-i selimi şöyle tarif ederler:

                Yaratılışındaki temiz halini kaybetmemiş veya kaybettiği değerlerini yeniden elde etmiş, tevbe ile temizlenmiş, Allah’ın zikrinin nuruyla aydınlanmış, güzel ahlâkla süslenmiş kalbe kalb-i selim denir.

                Selim kalp, inkâr ve isyan kirlerinden tertemiz, Allah ve Rasulü’nün bildirdiği hakikatlara şüpheden uzak, içi ilâhi sevgi ve huzur ile dolu, Allah rızasından başka bir derdi olmayan kalptir. Selim bir kalp Yüce Allah'ın nuru ve aşkıyla dirilmiştir. Temizdir, sıhhatlidir, kuvvetlidir, huzurludur.

                Dostun Düşmanın Gözü Onda

            İnsanın merkezi kalp olduğu için, dostun da düşmanın da gözü ondadır. İnsanın gerçek dostu Allahu Tealâ, melekler ve müminlerdir. Düşmanı ise şeytan ve ona tabi olan nefislerdir. Onu ele geçiren taraf, insanın bütün vücudunu kendisine bağlar. Kalbini kime teslim edeceğini de insanın kendisi belirler.

            Kalp melekler aleminin damgasını taşır. Arş'a aittir ve Yüce Allah'a tahsis edilmiştir. Dolayısıyla, onu inkâr ve isyan ile kirletmek, bir insanın başına gelebilecek en büyük felakettir. Çünkü Alemlerin Rabbi bu kalp ile tanınıp sevilecek. İman, irfan, ilim, idrak, fikir, zikir hep kalple mümkün. İlâhi emirler ve yaratılış sırrı ancak onunla anlaşılır. Sevgi, saygı ve merhametin merkezi odur. Güzel ahlâk da onunla elde edilir. Yani bütün insani özellikler onda gizlidir.

            Kalbi selim hale getirmek insan için en büyük hedeftir. Bu herkese gerekli bir vazifedir. Kalbi inkâr ve isyan kirlerinden temizlemek farzdır. Allah’ın dostluğu için kalbin gafletten uyanması ve zikir ile yıkanıp huzur bulması şarttır. Allahu Tealâ insanın ebedi kurtuluşunu kalbin temizliğine bağlamıştır. (A'lâ/14-15, Şems/9) Allah Rasulü A.S. da kalbi gafil insanı ölüye benzetir. (Buharî)

            Bütün peygamberlerin hedefi insanın kalbidir. Onlar, kalp cevherini karartan, onun sevgi kıblesini değiştiren ve değerini düşüren insanlığı bu zulümden kurtarmak için gelmişlerdir. Çünkü kalbin sevgi kıblesi Allahu Tealâ’dır. Bir kalbin bu kıbleden yüz çevirmesi dünyada işlenen en büyük zulümdür. Her şeyi maddeye bağlayan ve dünyayı ahirete tercih eden bir kalbi nefsani his ve hevesler kuşatmıştır. Bu hal, insanın meleklik özelliğini kaybedip hayvanlardan aşağı bir duruma düşmesidir. Her ne kadar adına hürriyet dense de, bu durum tam bir köleliktir.

                    En Büyük İyilik

            Bir insana yapılacak en büyük iyilik onun kalbini şeytanların istilasından kurtarıp gerçek hürriyete kavuşturmaktır. İşte buna Kur'an'da “tezkiye” denir. Tezkiye, ilâhi nurla kalbin manevi kirlerden temizlenmesi ve Yüce Rabbini sevmesidir. Peygamberlere verilen en önemli görev tebliğ ve tezkiyedir. Tebliğ herkese yapılır. Tezkiye ise iman edip tabi olanlar için mümkündür. Tasavvufta bu işe “seyr u sülûk” denir. Kısaca manası kalp ile Allah'a gitmektir.

            Kalbin temizlenmesi, nefsin terbiyesi ile mümkün olmaktadır. Bütün mesele, nefsin kötü sıfatlarını iyi sıfatlara çevirmektir. Bu, zannedildiği gibi aşılmaz dağlara tırmanmak değildir; pekalâ mümkündür. Eğer insanların değişmesi mümkün olmasaydı Allahu Tealâ tevbeyi emretmezdi. Tevbe. Allahu Tealâ'nın razı olmadığı kötü işlerden vazgeçip, rızasına uygun işlere yönelmektir. Yani kötü huylu iken iyi huylu olmaktır.

            Nefis terbiyesinde ilk safha temizlik, ikinci safha güzelliktir. Kalpten kötü şeyler atılmadan güzel ahlâkın yerleşmesi mümkün değildir. Fıkıhtaki şu kaide bu işte de geçerlidir: “Kötü ve zararlı şeyleri gidermek, faydalı şeyleri elde etmekten önceliklidir.”

            Tedavide de ilk aşama hastalık sebebi maddeyi vücuttan atmaktır. İnsanın bir yandan vücuduna zararlı maddeyi almaya devam ederken, bir yandan da etkisini gidermek için ilaç içmesi ne kadar anlamlı olabilir?

            Kalbin sıhhat bulması ve selim hale gelmesi de böyledir. Önce kalbi hasta eden, zayıflatan ve nurunu söndüren günahların kalpten uzaklaştırılması gerekir. Buna tevbe denir. Tevbenin hedefi takvadır. Takva kalp ve kalıpla Allah'a dönmek, ilk merhalesi de farz ibadetleri yapmak ve haramlardan kaçmaktır. Her iki vazife de farzdır. Kulu Allah rızasına ulaştıracak en güzel yol farzları yapmaktır. Sonra kalbi canlandıracak, temizleyecek, kuvvetlendirecek güzel amellerin yapılması gerekir. Bunlar fazilet olan amellerdir. Farzın dışındaki bütün sünnetler, edepler ve nafile ibadetler kalbin takviyesi için gerekir. Bu durum kudsi bir hadiste şöyle belirtilir:

            “Bir kulum kendisine farz kıldığım şeylerden daha sevgili bir şeyle bana yaklaşmamıştır. Kulum bana nafile ibadetleriyle de durmadan yaklaşır, nihayet onu severim. Ben bir kulu sevince onun gören gözü, işiten kulağı, konuşan dili, tutan eli, yürüyen ayağı olurum. Artık o benimle görür, benimle işitir, benimle konuşur, benimle tutar, benimle yürür. Benden bir şey isterse veririm. Bana sığındığında onu himaye ederim.” (Buharî, İbnu Mace)

            Bu hadiste Allah dostluğuna giden yolun hem başlangıcı hem de sonucu gösterilir. İnsan bu hadiste anlatılan sıfatlara ve ilâhi desteğe ulaşınca, dünyanın ve ahiretin saadetini ele geçirmiş olur.

            Dolayısıyla selim hale gelen kalp, her türlü sıkıntıdan, darlıktan ve bunalımdan da kurtulmuş demektir. İslâm alimleri, kalbi selim hale getirecek, genişletip ferahlatacak reçeteyi apaçık ortaya koymuşlardır. Artık bize düşen, kalbimizin durumunu kontrol etmek ve lazım olanı yerine getirmektir

 

 
  Bugün 6 ziyaretçi (9 klik) kişi burdaydı!  
 
Copyright © 2008 kalbiselim.tr.gg
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol